VAKUM TERAPİ
(Selülit Bakımı)
Selülit, cildin portakal kabuğuna benzer görüntüsüne verilen
isimdir. Lipodistrofi olarak adlandırılır. Selülit özellikle dokularımızdaki
lenf dolaşımının herhangi bir sebepten dolayı yavaşlaması sonucunda, hücreler
arasında lenf sıvısının birikmesiyle meydatedna gelmektedir.
Portakal kabuğu görüntüsünün oluşumundan cilt altındaki ve
cilde dik olarak bağlanan fibröz bantlar sorumludur. Bu fibröz bantlar kadın ve
erkeklerde farklı olduğu için erkeklerde selülit oluşumu, hormonlarında
etkisiyle yok gibidir.
Selülit Nasıl Oluşur?
Cilt altında (subcutanöz) yağ dokusunun genişlemesi
hadisesidir. Bu genişleme;
- Mikrosirkülasyonu
bozar,
- Lenfatik
dolaşımı bozar,
- Bozulmuş
lenfatik dolaşım ve kan dolaşımı sonucu hücreler arası boşluğa basınç
artışı sonucu sıvı ve toxinler sızmaya başlar,
- Lenfatik
dolaşımın bozulmasıyla birlikte dokularda hücreler arası mesafelerde
yağlarda birikmeye başlar. Bu birikim yani ödem hücre fonksiyonlarını da
bozar.
Yağ hücrelerinin giderek büyümesi, akımı iyice bozarak yağ hücrelerinin birikimini artırır. - Cilt
altı kalınlığının artması sonucu fibröz bantlarda bir genişleme
olamadığından yağ birikimleri yer yer cildin dışarıya çıkıntılar yapmasına
neden olur. Bu çıkıntılar cildin portakal kabuğu görüntüsünden sorumludur.
- Selülitler
yağ birikiminin de ilavesi sonucu her geçen gün artık zor bir hal almaya
başlar.
- Bu
birikim adele ve eklem fonksiyonlarında azalmaya, sırt ve bel ağrılarına,
çabuk yorulmaya, varisler ve cilt deformasyonlarına, doku sarkmalarına,
cilt çatlaklarına yol açarak kişinin psikososyal yapısını da bozmaya
başlar.
Kısacası sadece bir kozmetik problem olarak başlayan selülit
,ilerlemesi durdurulmadığında artık geriye dönüşü imkansız, bir hastalık gibi
karşımıza çıkar. Kilo verme ve diyetle sadece cildin daha alt katmanlarındaki
yağların erimesi sağlanabildiğinden selülit tek başına diyet ve sporla yok
edilemez. Çoğunlukla kadınlarda görülür, en çok bacak ve kalçalarımızda ortaya
çıkar. Erkeklerde ise yağlanmanın daha fazla olduğu karın ve bel yanlarında
görülebilir. Sellülit yağ fazlasının olduğu bölgelerde daha yoğun olmakla
beraber, selülit oluşması için kilo fazlanızın olmasına gerek yoktur. Selülitli
kısım cildin diğer bölgelerine göre daha beyazdır ve soğuktur. Ağrıya daha
duyarlıdır.
Selülit Dereceleri
- 1. derece : Selülitler
başlangıçlarında yumuşak bir doku özelliğine sahiptirler ki bu selülitlere
soft selülit adı verilir. Ayakta ve yatarken cilt düzgün görünür ama
sıktığınızda çukurlar ortaya çıkar. Bakımı en kolay olan tipidir. Hatta
evdeki uygulamalarla bile (krem ,masaj) hafifleyebilir.
- 2. derece : Zaman içerisinde
selülitler daha da gelişerek yer yer sertlikler oluştururlar ki, bir el
cildin üzerinde gezdirildiğinde el altında nodüler sertlikler halinde
hissedilirler, bu selülitlere de nodüler selülit adı verilir. Ayağa
kalktığınızda ortaya çıkar. Bakıma olumlu cevap verirler. Profesyonel
uygulamalar gereklidir.
- 3. derece : Selülitlerin
daha da ilerlemesi ile ciltte hissedilen nodüler sertlikler daha yaygın ve
daha sert hale gelir ki buna da fibröz selülit adı verilir. Yatarken ya da
ayakta her pozisyonda ortaya çıkar. Bakımı mümkün olmayabilir ya da
oldukça yavaştır.
Selülit Nedenleri
Selülite neden olan
etkenleri şu şekilde sıralayabiliriz;
- Aktivite
yetersizlikleri
- Geçirilmiş
ameliyatlar
- Yanlış
beslenme: alkol ,cafein, baharatlı gıdalar
- Hormonol
nedenler
- Kalıtımsal
nedenler
- Dolaşım
bozuklukları:Bacakları sıkı sıkıya saran kıyafetler, bacak bacak üstüne
etmek,
- Hipotroidi
- Kronik
kabızlık
- Doğum
kontrol hapı kullanımı : Östrojen nedeniyle vücutta su tutulmasına neden
olur.
- Karaciğer
disfonksiyonu
- Ruhsal
problemler
- Fazla
alkol tüketimi,sigara ( kan akımını azaltarak)
- Hamilelik
Selülit Bakımı
Selülitle savaşmanın
ana prensipleri
- spor,
- sağlıklı
bir diyet ,
- external
terapi dediğimiz masaj uygulamalarıdır.
Selülit bakımı sadece oluşan cilt altı yağ dokusunun
azaltılmasını değil aynı zamanda neden olan faktörlerin ortadan kaldırılmasını
da içermelidir. Selülit oluşumunda altta yatan bir çok neden olduğuna göre
selülitle savaşmada bu metodların sadece birini kullanarak sonuç beklemekte
hatalı olur. Tek başına diyet uygulaması yağlı kitlenin azalmasıyla selülit
görüntüsünü hafifletmekle beraber, tamamen ortadan kaldıramamaktadır. Selülit
liposuction ile çözüm bulamaz. Burada ancak daha derindeki yağlar
hedeflenmektedir. Oysa selülit hemen cilt altındaki yağ birikimidir.
Liposuction işlemlerinden sonra da selülitin devam ettiği görülmektedir. Yine
tek başına masaj uygulamaları da kilo vermenizi sağlamayacağı için selülit
sorununuzu çözemez. Selülit bakımında en etkin sonucu alabilmek için diyet,
spor ve vakum-radyofrekans kombine bakımlar uygulamaktayız.
Özellikle spor ve vakum-Radyofrekansdan yoksun kilo verme
programları özellikle cildimizdeki elastikiyetin azaldığı ileri yaşlarda
sarkmalara neden olabilmektedir. Her iki yöntemin burada kullanılış amaçları
azalmış lokal kan akımını uyararak hücreler arası sıvı ve yağ birikimini
azaltmak , yağ hücrelerini parçalamaktır.
External terapilerde ana amaç
- Selülitli
bölgede kan akımında oluşan stazin (durgunlugun ) kaldırılması,
- Dokudaki
basıncın azaltılması,
- Yağ
hücrelerinin etrafında birikmiş olan ve giderek büyüyen yağların lenfatik
akımı artırarak uzaklaştırılması prensibine dayanır.
Masaj özellikle sporla dahi yok edilmeyen yani ulaşılamayan
bölgelerde (bacak iç yanı ve diz gibi) bu özellikleri sayesinde
- Selülit
görünümünün giderilmesi,
- Cilt
sıkılaşması ,
- Bölgesel
incelme sağlanabilmektedir.
Geniş alanlarda kullanılabilen ve özellikle selülitli
bölgelerde tercih edilen geniş başlığı dışında küçük başlığı ile de yüz, boyun,
kol gibi küçük alanlarda cilt sıkılaştırma amacıyla kullanılabilmektedir.
Yapılan tıbbi araştırmalarda selülit görüntüsünün %65 oranında azaldığı , kilo
kaybı olmadığı halde bacak çevresinde ortalama 3.2 cm lik azalmalar tespit
edilmiştir.
Uygulandığı Yerler
- Bacaklar
ve basen,
- Üst
kol,
- Bel
yan bölge -love handles-
- Karın
Haftada 2 kez olmak üzere selülit derecesine göre 8-16 seans
olarak önerilmektedir.
Portakal kabuğu görüntüsünün giderilmesinin yanısıra bacak
ve bel çevresinde yağların parçalanmasını sağlayarak azalma meydana getirir.
Radyofrekans enerjisi aynı zamanda cildin gergileştirilmesi ve toparlanması
amacıyla da kullanılmaktadır. Bu özelliği sayesinde sadece selülitlerin ortadan
kaldırılması için değil aynı zamanda yüz ve boyunda sarkmaları azaltmak, yüz
ovalinin belirginleşmesi ve yüz cildinin sıkılaşması için de etkili olmaktadır.
0 Yorum